17 Mayıs 2009 Pazar

Bir Kez Daha...

Manchester United dün Old Trafford'da oynanan maçta Arsenal'le 0-0 berabere kaldı ve Premier Lig'deki 11. şampiyonluğunu ilan etti. Tüm lig tarihini işin içine katarsak 18. şampiyonluk demek bu. Ayrıca Ferguson'un 1998-99, 1999-00, 2000-01'de art arda kazandığı şampiyonluklardan sonra ikinci kez art arda üç şampiyonluk kazanışı bu. Manchester United 1996-97 ve 1997-98 sezonlarında da şampiyon olmuştu ve eğer aradaki 1997-98'i kaptırmasaydılar, 6 yıl üst üste şampiyonluk gibi, inanılması güç bir şeye imzalarını atacaklardı. Kazanılan 18. şampiyonluğun anlamı çok büyük zira ezeli rakipleri Liverpool ile şampiyonluk sayılarını eşitlediler. Ve herkes bilir ki, Ferguson'un en büyük hedefidir Liverpool'u şampiyonluk sayısında geçmek. Görevi ne zaman bırakacaksınız sorularına da hep "Liverpool'u geçince..." şeklinde cevap vermiştir. 17 yıllık Premier Lig tarihinde 11 şampiyonluklarının olması, son dönemlerin en dominant takımı olduklarının göstergesi. Dolayısıyla Liverpool'u geçmek çok da zor gözükmüyor onlar adına. Lakin bu sene ilk kez bu kadar şampiyonluğa yakın olan Liverpool'un seneye daha iyi mücadele edeceği ve bizleri daha dişe diş bir şampiyonluk mücadelesinin beklediği kesin. Sonuçta, işin ucunda "en çok şampiyon olan takım" ünvanı duruyor...

Ferguson'un maçın sonlarında ne kadar heyecanlı olduğu anlaşılabiliyordu televizyon ekranlarından. Kendisi de "tarihteki en uzun 90 dakika" olarak tanımlamış dünkü maçı. 19. şampiyonluğun önemini de açıkça vurgulamış, çok istiyor belli. Premier Lig kurulduğundan beri forma giyen tek oyuncu olma özelliğini taşıyan Giggs'in de 11. şampiyonluğu oldu bu Manchester United'la birlikte. İşin ilginç yanı, Manchester bu şampiyonlukların yalnızca 2'sini Old Trafford'da kutlayabildi. Düne kadar kazandıkları 10 şampiyonluktan yalnızca 1'ini Old Trafford'da, taraftarları önünde kesinleştirebilmişlerdi...

Cristiano Ronaldo kalacak mı gidecek mi tartışmaları arasında ligde 18, toplamda 26 golle tamamladı yine sezonu. 3 sezondan beri Manchester United'ın en golcü oyuncusu konumunda. 2006-07'de 23, 2007-08'de 42 gol atmıştı Portekizli. Son 3 sezonda attığı toplam gol sayısı 91. Böyle bir futbolcunun teknik direktörüyle yaşadığı münakaşalarda daha baskın olan taraf olmasını beklersiniz değil mi? Ama bu takımda işler öyle değil. Manchester halkı ikilinin yaşadığı tartışmada bu efsanenin yaratıcısı olan Ferguson'un yanında durdu net bir şekilde ve doğru olanı da yaptıkları kesin...

Gündem Eurovision, o yüzden oradan bir örnek vermekte sakınca görmüyorum. Her yıl Eurovision'da istisnasız bir şekilde sunucu Bülend Özveren, "1975'te Semiha Yankı ile başlayan yolculuk..." tadında bir giriş yapar, arkasını artık kılıfına göre uydurur. Alex Ferguson da muhtemelen bundan 15-20 yıl sonra aynı şekilde hatırlanacak. "Ferguson'un 1990'ların başında Schmeichel, Irwin, Cantona'larla başladığı yolculuk; Yorke, Cole, Beckham'larla; Ruud, Roy, Ferdinand'larla; Cristiano, Wayne, Vidic'lerle........".....

Hiç yorum yok: